Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Osmanlı İmparatorluğundan günümüze ulaşan gerek baş­kent İstanbul’da gerek eyalet merkezlerinde korunmuş taşra sandıklarında kayıtlı yüz elli milyon yazılı kayıt içinde Pir Sul­tan Abdal’ın ya da onun önderlik ettiği söylenen Alevi baş­ kaldırısından söz eden bir belge bugüne kadar gün yüzüne çık­mamıştır. Osmanlı İmparatorluğunun arşiv
Peçevi İbrahim Efendi, Deli Hasan'ın etrafında toplanmış Celalileri söyle tasvir ediyor. Baldırı çıplak, ayakları yalın, kimi çırılçıplak, kiminin başında avrat saçları gibi uzun saçları vardı. Her biri zehr-i katil adamlardı...
Reklam
Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralardan Alıntılar - 10
1595 te Usturgun kalesinin müzakeresi için iki taraf elçileri bir Macar generalinin mezarı yanında buluştular. Avusturya murahhaslarından Palfi teşbihlerle konuşmayı seven bir adamdı; Türk elçilerinden tarihçi Peçevî İbrahim efendi de hazır cevap bir adamdı. Palfi bir aralık dedi ki: — Biz, müslüman milletini bir kutuya benzetiriz ki seleflerimiz onu açmağa cür’et edememişler. «Bunun içinde ne var?» diyenlere «bu top dolu yılan, çiyan, akreptir. Eğer bu kutu açılırsa bunlar memleketimize yayılır ve halkı sokar, öldürürler.» cevabını verirlermiş. Birbirinden işiterek buna inanmışlar. Bu kutu açılmasın, âlem benim zamanım da harap olmasın, diye her imparatorumuz bir kilit daha vurmuş. Şimdi lâzım oldu ve kutuyu açtık; meğer bomboşmuş! Yazık o itikatla geçen ömrümüze!.. Peçevî ona sordu: — Ya şimdi o itikatta mısınız ki selefleriniz bunu bilmemişler ve hata etmişler? — İtikadımız odur. — Selefleriniz yanılmamışlar; yanılan sizlersiniz. Zira siz henüz kutunun üzerindeki zarfı açtınız; kutunun kapağını açmadınız; bundan sonra açılırsa o sokucu mahlûkun zararını görürsünüz! Çok geçmeden Türk ordusu Eğri zaferini kazandı ve düşmanı darmadağın etti. Peçevî bu hâdise üzerine Palfi nin o sözleri hatırlamış olacağını yazıyor.
Daha Kanuni Süleyman zamanında asayiş bozulmaya başlamış, yiyecek ve gıda için evler soyulmuştur. Örneğin, 24 Şubat 1528'de Anadolu'da değil, İstanbul'un göbeğinde evler basılıyor, aile fertleri öldürülerek mal ve emtiaları gasbediliyordu... Her ne kadar eylemin failleri yakalanamıyor ise de, hükümet bu işi ancak fakir ve aç insanların yapabilecekleri ihtimalinden yola çıkarak, İstanbul sokaklarında ele geçirdikleri rastgele fakir, yoksul ve işsiz insanları yakalayıp acımasızca öldürüyordu. Bu konu ile ilgili olarak Peçevi İbrahim Efendi şöyle diyor: "Irgatlıkla çarşı ve sokaklarda dolaşan işsiz güçsüz Arnavut takımından kimselerin bu işi yaptıkları ihtimal verildi. Bu ihtimali destekleyen birtakım belirtiler de görüldüğünden, ekmekçi, mumcu, tellal, aşçı ve odun yarıcı gibi bütün işsiz güçsüzlerden 800 adam yakalanarak, çarşılarda sokaklarda ve kalabalık yerlerde öldürüldüler."
Sayfa 149Kitabı okudu
III. Murat'ın israf ve sefahetinin en ibretli örneklerinden bir diğeri de, Şehzade Mehmet'in sünnet düğününde (1582) olmuştur. Bir seneden fazla hazırlıkları süren bu düğüne Asya, Avrupa ve Afrika'dan hükümdarlarla, ülkenin valileri davet edilmişti. Peçevi İbrahim Efendi: "Bu düğünde harcanan paralar pek çok... Bunu tasvir
Sayfa 147Kitabı okudu
Yasa koyuculuğundan dolayı Süleyman-ı Kanuni/Kanuni Sultan Süleyman olarak ünlenmiş, Divriği Ulucamii minare kitabesinde "Süleyman Şah bin Selim Şah" künyesiyle anılmıştır. Büyük bir divan oluşturan şiirlerinde Muhibbî mahlasını kullanan bu padişahı Batılılar, Magnificent Magnifique-Der Prachtige (Muhteşem) ve Grand Turc (Büyük Türk)
Sayfa 142 - 10- Kanuni Sultan (I.) SüleymanKitabı okudu
Reklam
Rüşvetçiler-Hırsızlar Listesi...
Bu gökkubbe altında sır kalmıyor ... Tarihten bir kesit sunmak istiyorum: - Çandarlı Kara Halil Paşa, Osmanlı askeri örgütünün ilk adımı sayılan "Yaya" sınıfını kurduğunda, adım listeye yazdığı hemen herkesten rüşvet aldığı için yargılandı mı ? Hayır! .. Oğlu Vezir Ali Paşa da, İstanbul kuşatmasını kaldırması için Sultan Bayezit'i
Sayfa 267 - Kırmızı Kedi Yayınevi 1. Basım 2016Kitabı okudu
Osmanlı İmparatorluğundan günümüze ulaşan gerek baş­kent İstanbul’da gerek eyalet merkezlerinde korunmuş taşra sandıklarında kayıtlı yüz elli milyon yazılı kayıt içinde Pir Sul­tan Abdal’ın ya da onun önderlik ettiği söylenen Alevi baş­ kaldırısından söz eden bir belge bugüne kadar gün yüzüne çık­mamıştır. Osmanlı İmparatorluğunun arşiv
Sayfa 75 - KalkedonKitabı okudu
Celaliler
Deli Hasan evvela Bağdat'dan gelen kervanı çevirip vurdu,o zamana kadar görülmemiş bir yağma oldu. O devirde yaşamış olan müverrih Peçevi İbrahim Efendi,Deli Hasan'ın etrafında toplanmış Celalileri söyle tasvir ediyor:"Baldırı çıplak, ayakları yalın, kimi çırılçıplak, kiminin başında avrat saçları gibi uzun saçları vardı. Her biri zehr-i katil adamlardı."
Peçevi İbrahim Efendi'nin tarihinde, Fatih'in annesinin bir Fransız prensesi olduğunu bildirir.
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.